bugün
- şu an hissedilen duygu17
- icardi1905'in sözlüğü bozması8
- sözlük yazarlarının tatlıları11
- burnumuzun dibindeki adaların yunanistan ın olması12
- can yaman erkekse sözlük erkekleri ne16
- psikolog fiyatları16
- istanbulda vurularak öldürülen okul müdürü25
- eloande ile evlenip sözlüğü huzura kavuşturmak10
- sözlüğün en güzel kızı olmanın dezavantajları13
- motosikletle 210 km hız yapmak9
- tamirciye veren kadın8
- bir kızı kucakta zıplatmak8
- ithalat ile ülke döndürmeyi marifet diye satmak8
- anın görüntüsü15
- 2023 2024 sezonu lig şampiyonu9
- fenerbahçe9
- macar bakanının türklük açıklaması13
- toggun yanması8
- bir erkeği cezbeden şeyler18
- flörtü eleme sebepleri20
- yazarların kız çocuğu olursa koyacağı isimler18
- öğretmen maaşları22
- ölümlü dünya 29
- komşuyu arabanın arkasına bağlayıp sürüklemek12
- suratı sabunlamak11
- 1 85 boyunda zeki esprili yakışıklı kültürlü erkek35
- uludağ sözlük discord grubu8
- 007 slip don giysin kampanyası10
- eksi ruyaları kaldıracak kantar13
- ali koç'un jose mourinho ile anlaşması13
- yanındakiyle yaşar aklındakiyle ölürsün15
- sözlük yönetimi beni silsin mi16
- ameliyat ettikleri hastann karnında mala unuttular10
- 25 yaşında üniversite okumaya niyetlenmek8
- sözlüğün terzisi8
- 007 silik yesin kampanyası9
- bik bik silik yesin kampanyası9
- nervio'nun güzel ellerinden yiyeceğim dayak10
- sözlük yazarlarının boy kilo ölçüleri11
- rusyaya gidince kızlar etrafımda pervane olacak17
- görüldü bile atmayan insan tipi22
- yazarların evlenmek istedikleri dizi karakterleri11
- eloande'ye zengin koca bulmak8
- aşık olmak12
- mimarlığı bırakmak13
- erkeklerin iğrenç özellikleri21
- keki kabarmayan sözlük kızı8
- sözlükteki kızlar mı dışardaki kızlar mı10
- deniz gezmiş10
entry'ler (1906)
viceroy. kazanan mı kaybeden mi duruma göre değişebilir tabi.
http://www.yesilist.com/ linkine tıklayarak erişebileceğiniz, size yeşil rehberlik edecek; ederken de " aman canım dünyayı biz mi kurtaracağız " dedirtmeyecek, hayatınıza dokunabilecek oluşum.
ölümdür.
o insanların öfkesini bilmeden, anlamadan yorum yapılmaması gerektiğini düşündüğüm eylem.
turizmin fıtratında olan şeydir.
iki yüz küsür insanın ölümünü normalleştirebilen kafaların huzurudur. insan o kafayla zaten bir şey takmaz kafasına. oh ne güzel hayat.
bir daha düşününce sinirlendiren cümle. sen kimsin ki bir insanın hayatının bitmesine ya da sakatlık sonucu toptan değişmesine normal gözüyle bakabilirsin; sen o soğuk hava deposunun önünde babanı,kardeşini,eşini,dostunu bekledin mi de normalleştirmeyi kendinde hak görüyorsun, nasıl bir insansın da "kaza" derken işaret ettiğin şey topu arabanın altına kaçırmakmış gibi davranıyorsun?
http://galeri.uludagsozlu...ak-diye-bir-%C5%9Fey-yok/ kendini şuradaki insanların yerine koymadan konuşamazsın.
http://galeri.uludagsozlu...ak-diye-bir-%C5%9Fey-yok/ kendini şuradaki insanların yerine koymadan konuşamazsın.
bazen konuşmamanın konuşmaktan daha iyi olduğunu gösteren cümle.
başbakanca konuşmak gerekirse on dokuzuncu yılda da olmuştu böyle şeyler.olağan şeyler.
sözlüğün hallerini görünce acıyıp üzülüyorum sözlük. vicdan sorgulamıyorum, özveri sorgulamıyorum. sadece içimiz ezilmişken, bu kadar acı bi şeyle karşılaşmışken ottan boktan başlıklara entry girmeden de yaşanabileceğini düşünüyorum sadece.üzülüyorum, insanlara güvenemiyorum.o kadar.
morali bozuk, beyni allak bullak, on beş günde bir yeni bir travmayla karşılaşıp ne yapacağını bilemeyen insanın en haklı serzenişi.
özel sektörle devletin içli dışlı ilişkisinden sebeptir.
şu "devlet malına zarar" lafını duyduğumda tüylerim diken diken oluyor, içimdeki hissi de çok rahat nitelendirebiliyorum artık: öfke. o "devlet" dediğiniz şey sayısız insanı öldürdü bugüne dek; konu "zarar vermek" se zararın daniskasını verdi, veriyor, verecek. ha demek istediğim "kısasa kısas hadi bakalım" değil. ama geziden bu yana,ortada "ölüm" kadar ciddi bir şey varken sikko sikko kaldırım taşlarını, billboardları, zevkten estetikten yoksun boyaları duvarları düşünmek bana pek sağlıklı bir ruh hali gibi gelmiyor. bunun yanında da bilinçli bir sinir bozma yöntemi olarak seçildiğini düşünüyorum artık. iki yüz otuz iki kişi öldü.iki yüz otuz iki. iki yüz otuz iki kaldırım taşı daha değerli olduğu için, iki yüz otuz iki daireli bukle bukle kuleler daha değerli olduğu için öldü bu insanlar. kaldırım taşlarının daha değerli olduğunu bildiği için çizmelerimi çıkarayım dedi o adamcağız da.
ahmet ümit' in kötü kitabı. net bir şekilde kötü hem de. sığ cümleler, sıradan betimlemeler.. kendini "polisiye roman yazarı" olarak gören birinin çıkaramayacağı kadar basit bir iş çıkmış ortaya. yanı sıra iyi polis-kötü polis konusu üzerinden gidersek de klişe bir "rıza baba" olmaktan öteye gidememiş. daha önce ahmet ümit okumadım, polisiye türünü de sevmedim sevemedim bugüne dek ama önyargılı bakmadığım kanaatindeyim çünkü edebi olarak da hoş bir şeyler bulamadım kitapta. genel olarak ahmet ümit sevenler de aynı şeyi düşünmekte. arada bir tane de vasat bir şey ekleyeyim demiş sanıyorum ki ahmet ümit. yahur paraya sıkışmış da olabilir.
candır kandır. " çok eğleniyoruuzz " diye kasmamış içinden geleni yapmış insandır.
(bkz: rojavadakatliamvar)
mirkelam